https://www.haytap.org/tr/sokak-hayvanlarinin-neden-olduğu-yaralanmalar-ve-olumlerle-ilgili-haytap-aciklamasi
Sokak Hayvanlarının Neden Olduğu Yaralanmalar ve Ölümlerle İlgili Olarak Haytap Açıklaması
Nedense bu gibi olaylardan sonra hep bu konuda çalışan stklar suçlanıyor. Oysa yıllardan beri söylediğimiz üzere bizler de sokaklarda sahipsiz hayvanların olmasını istemiyoruz. Hepsinin sahiplenilmesini istiyoruz . Ama insanlarımız sahiplenmek bir yana ellerindeki hayvanları doğurtup sokaklara bırakıyorlar. Sokaktaki hayvanı sahiplenmek yerine petshoplardan hayvan satın almayı tercih ediyor. Köylerdeki vatandaş yavruları torbalara doldurup kent merkezlerine bırakıyorlar. Kısırlaştırma görevini belediyeler il tarım müdürlükleri yapmıyor. Umurlarında da değil.
Kısırlaştırma istasyonlarını kliniklerini hiç zorunlu olmadığımız halde tüm ülkede bizler Haytap olarak açmak zorunda kalıyoruz. Üzerine de bu kamu hizmetini yaptığımız için milyarlarca da vergi veriyoruz. Bu devletin kurumların bu işten maaş alanların ayıbıdır. Asıl suçlanması gereken yıllardır görevini kerhen yapan işine zorla giden işini bir türlü sevemeyen vizyonsuz idarecilerdir.
Belediyeciler bütçe ayırmak istemiyor. İşini seven çözüm üretecek veteriner hekim tekniker istihdam etmiyor. Mevcutlar emekliliklerini bekleyerek maaş almayı tercih ediyor. Çözüme yönelik cesaretli adım atmak ise umurlarında değil.
Hiç zorunlu olmadığı halde bu işi cebinden para harcayarak kısırlaştırma yapanlar hayvanları besleyenler belediyecilerin görevini yapan kişiler , dernekler , stklar bunu yaparken öne çıktığı için bu gibi feci olaylarda suç yine bizlere kalıyor , sanki bizler sürüler halinde köpekler kediler sokaklarda gezsin istiyormuşuz gibi....
Sokak hayvanları eğer daha az saldırıyorsa onlar beslendiği için saldırmıyor. Aç olan , kısırlaştırılmayan , şiddet gören , hatta bilinçsiz ellerdeki zincirsiz tasmasız gezen sahipli hayvan kovalıyor saldırabiliyor.
Okullarda bile hayvanlarla nasıl beraber yaşanıra dair bir eğitim verilmiyor. Bu kadar sokak hayvanın olduğu ülkede onlarla nasıl birlikte yaşanır , yaban hayatında neler yapılırın eğitimi bile o kadar istememize rağmen MEB mevzuatına bir türlü girmiyor. Hayvan sahiplendirilmeleri teşvik edilmiyor çünkü öğretmenler müdürler dahi her gün beraber yaşadığımız bu hayvanlara dair bir eğitimden geçmiyor. Depremde ne yapacağını bilmeyen çocuklar sahipsiz hayvanlarla karşılaştığı zaman şaşırıyor ürküyor.
Köpekleri toplamak bir yere tıkmak ise üretim şelalesini kapatmadığınız sürece hiç çözüm değil. her işimizde olduğu gibi asıl suçluyu kamufle etmek ve vatandaşı kandırmak
Felaket gelmeden durumu ise yıllardır çözüm önerileri ile anlatmaya çalışıyoruz işin içinde rant olmadığı için bizim gibi kişilere karşı otomatik refleksli bakışlar nedeniyle dinleyen olmuyor. Üç beş yanlış insanın , derneğin sert tavrı ise insan sevgisinden uzak fanatik bakışı hepimize fatura ediliyor
Daha 9 yaşındaki Mahra Melin Pınar'nın yakınlarına ne kadar başın sağolsun desek de ateş düştüğü yeri yakıyor. Biz ister miyiz bu olaylar olsun , ister miyiz bir çocuğun kanadı kırılsın ?
Çok üzgünüz
HAYTAP YÖNETİM KURULU